Yabancı - Diana Gabaldon (Outlander #1) || Kitap Yorumu


Orijinal Adı: Outlander
Seri Adı/Sıralaması: Outlander #1
Yayınevi: Epsilon
Sayfa Sayısı: 838
Yayın Tarihi: 2010
Goodreads Puanı: 4,2
Benim Puanım: 5


Tanıtım


Eşsiz bir hikâye anlatımı... Unutulmaz karakterler... Zengin tarihi detaylar...
İşte bunlar Diana Gabaldon'ın romanlarına damgasını vuran en büyük özellikler.

Yayınlanır yayınlanmaz New York Times gazetesinin en çok satan kitaplar listesine hızlı bir giriş yapan Yabancı serisi, eleştirmenlerin büyük övgüsünü kazandı ve milyonlarca okuyucuyu etkisi altına aldı. Serinin başlangıç kitabı olan ve heyecanlı bir macera ile bir aşk hikâyesini başarıyla harmanlayan bu büyüleyici ve tutku dolu romanda olağanüstü iki karakterle tanışıyoruz;
-Claire Randall ve Jamie Fraser.-

Sene 1945. Eski bir savaş hemşiresi olan Claire Randall, evine dönmüştür. Tekrar bir araya geldiği eşiyle ikinci bir balayına çıkar. Salisbury Düzlüğü'nde bulunan tarihi taş çemberini ziyaret ederler. Bu taşlardan birine dokunan Claire birden kendini, savaş yüzünden yıkılmış ve gruplaşmış sınır baskınlarına maruz kalan İskoçya'da bir yabancı olarak bulur. Sene 1743'tür.
Anlayamadığı güçler tarafından zaman içinde geçmişe savrulan Claire, hayatı için tehdit oluşturabilecek mülk sahipleri ve casusların arasına düşmüştür. Cesur bir İskoç savaşçısı olan James Fraser, Claire'e öyle sınırsız bir aşk sunar ki, genç kadın sadakat ve tutku gibi iki zıt duygunun arasında sıkışıp kalır. Farklı zamanlarda yaşayan ve hiç ortak özellikleri olmayan bu iki adam arasında bir seçim yapması gerekmektedir.


Yorumum

1945’de bir savaş hemşiresi Claire, kocası Frank’in soyağacını araştırmak istemesi üzerine ikinci balayı niyetine İskoçya’ya giderler. Bir gece yapılan bir pagan ayinini gizlice izledikten sonra ayinin yapıldığı taşlarda gördüğü bir çiçeği incelemek için taşların olduğu yere giden Claire bazı sesler duyar ve büyük taşa dokunur. Kendini 1743 İskoçyasında bulan Claire entrika, yalan, yobazlık ve savaş içinde kalmış bir yerde hayatta kalmaya ve en önemlisi dokunduğu taşa tekrar gidip kendi çağına dönmek için uğraşır.

Uzun zamandır listemde olan ve okumaya gerçekten çok korktuğum bir kitaptı Yabancı. Çünkü uzun bir seri ve her kitabı ansiklopedi boyutlarında. Ama aslında en önemli nedeni bu kadar sayfa okuduktan sonra kitabı sevememe ihtimalimdi. Ama çekincelerim boşunaymış. Kitap hem çok akıcı hem de gerçekten harika bir kurgu ile ilerliyor.

Başlarda hem yazarın diline hem oluşturduğu evrene alışmak zor oluyor. Daha sonra kullanılacağı için yazar ilk bölümlere tarihi bilgiler serpiştirmiş. Bu da hem akılda tutmak açısından hem de kitabın akıcılığı açısından başlarda zor oluyor. Ama dediğim gibi alışıyorsunuz ve kitap mükemmel bir şekilde ilerliyor. Yazar kitabın temelini ağır ağır tek tek taşları ekleyerek oluşturmuş. Daha ilk sayfalarda baya iyi kurgulanmış üzerinde çok düşünülmüş bir kitap okuyacağınızı hissediyorsunuz.
Karakterlere gelince Jamie ve Claire harika bir çiftler. Ve çok güzel uydular birbirlerine bence. Claire bana göre çok güçlü bir karakter zira ben olsam bir gün hayatta kalamazdım. Zorla evlendirildiler ama zaten Jamie belli dünden razı. Claire de yavaş yavaş sevdi ve bu benim hoşuma gitti.

Jamie sen ne mükemmel bir karaktersin ya. Mükemmel bir arkadaş, dost, aşık, koca. Claire için feda ettikleri, onu koruması, üstelik çocukça halleri, muzip dili. Daha ne diyeyim ya. Harika bir şey.
Kitapta beni üzen tek şey Frank’di. Öyle harika bir kocanın, bir anda karısının kaybolasıyla uğraşmak zorunda kaldığını düşününce kitapta hep “acaba o ne yapıyor” diye düşündüm. Claire zor da olsa buldu mutluluğu. Hem de Jamie’yi buldu ama o adamcağız ne yapıyor acaba oralarda diye düşündüm.


Kitap kesinlikle favorilerim arasında. Ben evirir çevirir okurum bu kitabı. Şimdi kitap bittikten sonra diyorum ki iyi ki bu kitap seri, iyi ki devam kitabı da uzun uzun yazılmış. Belki ancak doyarım Jamie’ye. O da belki tabii. Doyabilirsem. 

Dünyamdaki Yeri


Share:

0 yorum:

Yorum Gönder